Gülsen'in Hikayesi
Küçük yaşlardan itibaren resme olan tutkum, beni sanatla iç içe bir yaşamın içine çekti. Ortaokul ve lise yıllarımda katıldığım resim yarışmalarında aldığım ödüller, bu alandaki yeteneğimi ve tutkumu pekiştirdi. Anadolu Lisesi’nde okurken resim öğretmenimin beni güzel sanatlarla tanıştırması, artık kariyerimin sanat temelli olacağını net bir şekilde anlamamı sağladı. 2019 yılında, kendi ilçemde ilk kez karma bir resim sergisi açarak eserlerimi paylaşma fırsatı buldum. Bugün hâlâ yağlı boya ve suluboya gibi geleneksel tekniklerle üretmeyi seviyorum, aynı zamanda farklı tarzlarda çizimler yaparak sanatımı çeşitlendiriyorum.
Hiçbir kursa katılmadan, tamamen kendi merakım ve azmimle Dokuz Eylül Üniversitesi Grafik Sanatlar Bölümü’nü kazandım. Şu anda 4. sınıf öğrencisiyim. Grafik tasarım eğitimi, sanat yaklaşımımı şekillendirdi; hem tasarım hem de temel sanat kavramlarında bana yeni bir perspektif kazandırdı. Bu sayede özgünlük, benim için sanatın merkezine yerleşti. Grafik okumak aynı zamanda dövme tasarımlarıma vizyon, denge ve disiplinle yaklaşmamı sağladı.
DÖVME YOLCULUĞU
Dövme hakkında hiçbir bilgim olmamasına rağmen, 2023 yılında Hygge ailesiyle tanıştım. Hygge’de asistan olarak çalışmaya ve dövme hakkında temelden bilgi edinmeye başladım. Hygge topluluğunun birçok özgün sanatçı barındırması ve vizyonuyla, deneyimi en iyi yaşayabileceğim yer olduğunu hissettim. Topluluğun bir parçası olmak, farklı sanatçılardan çok şey öğrenmemi sağladı. 8 ay boyunca edindiğim bu kıymetli deneyimler, dövme sanatına olan ilgimi gelecek planlarımın temeline yerleştirdi. 2024 itibarıyla dövme kariyerime başladım ve Hygge’nin destekleyici atmosferinde çalışmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
“Sanat yolculuğumda özgünlük her zaman önceliğim oldu. Hem resim hem de tasarımda bu ilkeyi rehber edinerek üretmeye ve öğrenmeye devam ediyorum.”
